İklim Krizi ve Göçebe Hayvancılık İlişkisi

  • Blog

Bütün dünya olarak en kritik ortak sorunumuz iklim krizi. İklim krizinin sonuçları her geçen gün daha hissedilir boyutlara ulaşıyor. Eğer bugün radikal değişimler yapılsa bile, yıllarda boyunca da hissedilmeye devam edecek.

  • Karbon ayak izinin çok yüksek olması ve yarattığı metan/karbon salımından dolayı endüstriyel hayvancılık sektörünün, iklim krizine neden olan en büyük faktörlerden biri olduğunu biliyoruz. Fakat göçebe ve endüstriyel hayvancılık yöntemleri arasındaki devasa farklılıkları görmezden gelirsek büyük hata yapmış oluruz. Çünkü göçebe hayvancılık, endüstriyel olanın aksine iklim krizi ve doğaya olumlu yönde etkide bulunuyor. Nasıl mı?
  • Karbon sabitleme: göçebe hayvancılıkta üretimi için ciddi miktarlarda su harcanan, endüstriyel tarım çıktısı yemler kullanılmaz. Hayvanlar doğal olan meralar ve otlaklarda otlarlar. Ayrıca meralar ve otlaklar yeryüzünün en büyük karbon depolarıdır. Eğer bu araziler sürülür veya işlenir ise atmosfere büyük miktarda karbon salacaktır.
  • Su döngüsü: endüstriyel hayvancılıkta aynı zamanda su ayak izi çok yüksektir. Çünkü taşıma suyla değirmen dönmeye çalışır. Ayrıca hayvanların dışkıları bir noktada biriktiği için, temizlenmezse su kirliliğine yol açar. Göçebe hayvancılıkta ise hareket halinde olan hayvanlar, doğada mevcut olan sulardan beslenir. Taze otla beslendikleri için su ihtiyacının bir kısmını da otlardan karşılar ve tükettikleri suyu yine doğaya bırakırlar. Dışkalar ise hareket halinde geniş bir alana yayıldığı için toprak filtrelemesi sayesinde su kirliliği oluşturmazlar.
  • Orman yangınları: Geçtiğimiz yıllarda ülkemizde iyice artarak görünür hale gelen orman yangınlarının birçok sebebi var. Bu sebeplerle mücadelede göçebe hayvancılık, en hızlı, etkin ve doğal yöntemlerden birisi. Göçebe hayvancılıkta hayvanlar, zemindeki orman altı örtüsü denilen yanıcı maddeyi parçalarlar. Bir kısmını yiyerek, bir kısmını tırnakları ile parçalayıp toprağın içine karıştırarak yanıcı maddeyi azaltma görevi yapmış olurlar. Bir diğer olgu ise, hayvanlar sulak alanda içtikleri suları otlarken geniş alanlara bırakırlar. Bu özellikle kuru olan bölgelerde, toprağın ve ortamın nemlenmesini sağlar. Aynı zamanda çobanların ve orman köylüsünün orman içerisinde ve yakınlarında bulunması, yangın henüz başlamışken mücadele etmeye olanak tanır. Bu sayede yangınla beraber canlıların yokoluşunun yanında, atmosfere salınan devasa miktarda karbondioksiti de kurtarmış olabiliriz. Bu konuyla ilgili gerçekleştirdiğimiz saha çalışmamızın detaylarına şuradan ulaşabilirsiniz.

Özetle, iklim krizinin nedenlerinden biri olarak hayvancılık sektörünü görürken, göçebe hayvancılığın hala mevcut olduğundan haberdar olmayabilirsiniz. Bu ikisini farklarından ve birbirinden kesinlikle ayrı değerlendirilmesi gerektiğinden bahsettik. Dolayısıyla iklim krizi ile mücadele ederken değiştirebileceğimiz tüketim alışkanlıklarımızdan birisi de, endüstriyel hayvancılık ürünleri yerine göçebe hayvancılık ürünlerini tercih etmektir.

İletişim

+ 90 530 707 93 85

Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.

E-Bülten

Bizi Takip Edin